Örneğin bir elbise alacakken kendilerini “Ben bu paraya üç kitap alırım.” diyerek telkin ederler ve gerçekten uzuuuuun kitap listelerinden o üç kitabı almaya yönelirler. Bazen kendilerini Çanlar Kimin İçin Çalıyor’un sonunda ağlarken bulurlar, bazen Deli Kadın Hikayeleri’ni okurken nutukları tutulur. Ancak bazı kitaplar vardır ki midelerinde zil çaldırır, kitabın yanında bir sandviç hazırlatır ya da güzel bir yemek eşliğinde kitabı da “yedirir.”
İşte öyle kitaplardan 10 tanesini sizin için bulduk. Okurken midenizi guruldatacak kitaplar listesi!
Homer’in İlyada’sı
Dünya edebiyatında büyük bir yere sahip olan ve herkesin mutlaka okuması gerekenler listesine çoktan girmiş olan Homer’in İlyada’sı neredeyse şu üçgen içinde kurulmuştur: Tanrılar – Savaş – Festival.
Kitabın büyük bir kısmında denk geleceğiniz uzun festival anlatımları, kuzuların çevrildiği sahneler, şarapların yağmur gibi aktığı o anlar ve her başarı sonrasında gerçekleşen büyük ziyafetler ağzınızın sulanmasına, midenizin gurul gurul size bir şeyler anlatmasına neden olur.
Grimm Kardeşler’in Hansel ve Gretel’i
Hayallerimizi süsleyen kurabiyeden ev fikrini yüzyıl önce akıllarına getirerek bizim de midemizi guruldatan Grimm Kardeşler’in Hansel ve Gretel’i can çektiren kitaplar arasında. Yollarını kaybetmemek için yola bıraktıkları minik ekmek parçalarından şekerden ve kurabiyeden yapılmış evle karşılaştıkları ana, her zaman bir acıkma halinde olunur.
Grimm Kardeşler çocuklara ve büyüklere kitabı yazarak iyilik yaptıklarını düşünür ancak midemizden gelen seslerden onlar sorumludur.
Bu arada unutmadan belirtelim: Hansel ve Gratel değil, Hansel ve Gretel.
James Joyce’un Ulysses’i
Kitabı anlayabilmek üzere yazılan kitapların olduğu bir kitap James Joyce’un Ulysses’i. Edebiyata yön veren kitaplar arasında da sayabileceğimiz Ulysses’in yemeğe çok düşkün olduğunu söyleyemeyiz. Ancak kitaptaki yemek yeme sahnelerinin detayları ve çeşitlendirilmiş menüler insanı acıktıran türdendir. Yenen her bir yemek ve içinde bulunduğu sahne kafamızda bir ziyafet hayali yaşatır.
Bret Easton Ellis’in Amerikan Sapığı
Amerikan Sapığı dediğimizde aklınıza ilk olarak Christian Bale gelir. Bu kez Christian Bale’i yemiyoruz. Öhöm. Patrick karakterinin yemek yediği restoranlarla ilgileniyoruz. Yediği yemekler canımızı çektiriyor, midemizi guruldatıyor. Ardından Patrick’in yemek yeme aşkının azalmasıyla artan sapıklığına tanık oluyoruz. Yine de zevk alıyoruz.
Joanne Harris’in Çikolata’sı
Çikolataya duyulan tutku dünyanın her yerinde aynıdır. Bu içgörüden yola çıkmış olacak ki Joanne Harris de Çikolata’yı yazmış, içine bir de aşk koymuştur. Çikolata aşkı bazen romantizmle bazen gerçek çikolatayla birleşir. Kitaba başlamadan önce hazırlanan kahve ve yanındaki çikolata ise çoktan bitmiştir.
Ernest Hemingway’in Paris Bir Şenliktir’i
Savaşlarda, çatışmalarda, arenalarda görmeye alışık olduğumuz Ernest Hemingway karakterleri Paris Bir Şenliktir kitabında Paris’in sokaklarını arşınlar. Hemingway’in bilmediğimiz bir yönü ile tanışma fırsatı buluruz. Bir gurme gibi kafeleri, barları, pastaneleri gezen karakterlerle birlikte Paris’te hem yolculuk hem de Vedat Milor’luk yaparız. Can çektirir.
Herman Melville’in Moby Dick’i
Upuzun ve macera dolu hikayeli Moby Dick’te yemeğe çok fazla yer yoktur. Genel olarak gemide pişen aperatifler, açlık bastırmak için yapılan yemekler vardır. Ancak 15. bölümde balık yahnisi yapıldığında kendinizi tutmak zorunda kalırsınız. Çünkü yahninin kokusu kitaptan çıkarak sizi esir alır. Acıktırır.
Roald Dahl’ın Charlie’nin Çikolata Fabrikası
Genellikle filmiyle öne çıkan Roald Dahl’ın Charlie’nin Çikolata Fabrikası, açıklamamıza gerek bırakmayacak şekilde çekici ve lezzetli bir kitaptır. Akan çikolata şelaleleri, kanoyla çikolata nehirlerinden geçmek gibi ütopik ancak bir o kadar da lezzetli bir yolculuğa çıkarsınız. Boşuna değildir Roald Dahl’ı okurken bir yanda hep çikolata bulunur.
Lewis Carroll’un Alice Harikalar Diyarında’sı
Keşke bir şeyler yediğimizde bizler de ufalıp büyüyebilseydik. Alice Harikalar Diyarı’nda Alice, üzerinde yönergeler bulunan efsunlu yiyecekleri yiyerek boyu uzar ya da kısalır. Geçmesi gereken kapılardan böylece geçer. Alice Harikalar Diyarı’nı okurken midenize açlık krampları girmese de Alice’in yediği ve içtiği şeyleri tatlı olarak düşünür, bir yemek isteriz. Yoksa biz de Alice gibi deli miyiz?
J.K. Rowling’in Harry Potter’ı
Kitaplarının çıkmasını heyecanla beklediğimiz, sinemada izlerken keyiften J.K. Rowling’i öpmek istediğimiz Harry Potter’da en sevdiğimiz sahneler yemekhanede geçenler olur. Yedikleri lezzetli pastalar, et yemekleri, havalarda uçuşan yemekler derken canınız çeker. Kendinizi tutmak isteseniz de Harry Potter’ı okurken kendinizi bölüm sonunda hep mutfakta bulursunuz. Binbir Çeşit Fasulye Şekerlemesi, Çikolatalı Kurbağa derken acıktık bile.
Yemek istersin bonusu: J.R.R. Tolkien’den Yüzüklerin Efendisi
Yüzüklerin Efendisi’yle yemeğin ne alakası olabilir diye düşünenler için mis gibi cevabımız var. Second Breakfast yani ikinci kahvaltı. Hobbit kardeşlerimizin midesine olan düşkünlükleri nedeniyle günde neredeyse 10 öğün yemeleri ve yolun ortasında sadece yemek için durmaları gibi gerçekler mevcut. İkinci kahvaltının dünya çapında biliniyor olması Yüzüklerin Efendisi’nin işi.